Halikarnas Balıkçısı

"Halikarnas Balıkçısı" mahlaslı gazeteci, yazar, şair ve ressam Cevat Şakir Kabaağaçlı bu dünyadan ayrılalı tam 47 yıl oldu. Onu "Halikarnas Balıkçısı” yapan hayat yolculuğuna bir göz atarsak denize olan tutkusunu köklerinde bulabiliriz. Çünkü o, bir Giritliydi. 7 Nisan 1890'da Girit'te dünyaya gelen yazarın çocukluğu, babasının görevli olduğu Atina ve Büyükada'nın deniz kokan sokaklarında geçti. İyi bir eğitim alan usta yazar, Oxford Üniversitesi’nde Yakın Çağ Tarihi bölümünü bitirdikten sonra İstanbul’a döndüğünde birçok dergide yazılar yazdı. Bu yazılardan biri, sonradan çok seveceği ve hayatı sona erdiğinde dahi mezarının orada olmasını isteyeceği Bodrum’a sürgün edilmesine neden olacaktı.

Kabaağaçlı, 1928'e kadar daha çok karikatür, kapak resimleri ve desenler yaparken, bu tarihten sonra giderek ressamlıktan uzaklaştı ve kendisini tamamen yazarlığa verdi. Bodrum'a sürgün edildiği 1926'dan sonra yazdığı deniz hikayeleriyle, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca 1971 yılında "Devlet Kültür Armağanı" almayı hak kazandı. Bodrum ve çevresindeki hayat, tabiat, deniz, sünger avcıları, balıkçılar, balıklar, kuşlar hakkında hikayeler ve romanlar yazdı.

Ölümünden önce bir müddet İzmir’de yaşayan ve burada vefat eden yazarın mezarı Bodrum’da Türbe Tepesi’ndedir. Deniz kokusunu, Bodrum güneşinin sıcaklığını ve martı seslerini satırlarına sığdırmayı başaran yazarın Bodrum’a katkıları çok büyüktür. Bu muhteşem tatil beldesiyle adeta özdeşleşen Halikarnas Balıkçısı;

"Yokuş başına geldiğinde Bodrum’u göreceksin,

Sanma ki geldiğin gibi gideceksin,

Senden öncekiler de böyleydiler,

Akıllarını Bodrum’da bırakıp gittiler…”

dörtlüğünün yazılı olduğu levha ile hala Bodrum ilçesine gelen ziyaretçileri selamlamaktadır.